Bir süredir dizi izleyecek vakit bulamadığım için dizi izlemememden dolayı bu yazı bir süredir güncelleme almamaktadır. Bu yüzden dizilere yazdığım yorumların birçoğunun güncel sezonlar için olmayabileceğini unutmayın.
Bu yazı, aynı blogdaki günlük müzik özelliği gibi, botta en sevdiğim özelliklerden birisi olan "etiket sistemi" olarak adlandırdığım, sizin belirlediğiniz bir etiket ile istediğiniz bir şeyi not almanızı sağlayan güzelim o komuttu. O komut sayesinde dizi önerilerimi sorulduğunda neredeyse her sunucuda kolayca gösterebiliyor ve kimseyi uğraştırmamış oluyordum. Bugün bir dizi daha bitirdikten sonra "neden bunu bloga yazmayayım?" dedim, üstelik daha fazla açıklama olur ve burası da boş kalmaz 😅 Daha fazla uzatmadan direkt olarak aşağıdaki puanlama listesine geçebilir, eğer isterseniz listenin altına inerek listedeki sırasına göre yazdığım tüm diziler hakkında ne düşündüğümü bulabilir ve dizilerin hepsinin yayınlanan resmî fragmanlarına ulaşabilirsiniz. Ayrıca, bu gönderi, yeni bir dizi önerim olduğunda güncellenecektir. O yüzden takipte kalın!
Dizi açıklamalarına geçmeden önce neden listedeki dizilerin hepsinin puanının en az 8 olduğu hakkında & kısa bir bilgi vermek gerektiğini düşünüyorum; bunlar benim bir başkasını önerisiyle veya zamanında çok popüler olduğunu düşündüğüm ve muhabbetlerden geri kalmamak için izlediğim diziler, kısacası, önüme gelen her diziyi izlemiyorum, ya öneriliyordur ya da çok popülerdir, bu yüzden en az puanın 8 olması kafanızı karıştırmasın. Bazen 8 verdiğim için üzülüyorum bu dizilere 😂 Altı mavi ile çizili olan dizilerin yeni eklendiğini unutmayın.
Daredevil
İzlediğim en güzel dizilerden birisi, hatta en güzeli bile diyebilirim. Dizi, çocuk yaşında görme yetisini kaybeden, annesi olmayan, babası ise boksör olan ana kahramanımız Matthew Murdock'ın babasının trajik ölümünden sonra Hell's Kitchen (New York'da bir yer) tüm kötülükleri yok etmeye çalışması sırasında yaşanan olayları ele alıyor. Diziyi izledikçe ana karakterin gerçekten kör olduğuna ikna olabilirsiniz. Başrolü üstlenen Charlie Cox, bugüne kadar gördüğüm, işini en iyi yapan aktörlerden birisi... Öyle ki, dizinin 3 sezonu boyunca herhangi bir heyecan kaybettirmeden, bir sonraki bölümü iple çekeceğiniz hikâyesindeki rolünü o kadar iyi oynuyor ki, karakter ne hissediyorsa, siz de aynısını hissediyorsunuz. Özellikle yayınlanan son bölümdeki sahne... Sizi sizden alacaktır eminim... Lütfen sıkılıp kapatmayın. Ayrıca, şunu da söylemek gerekirse, Marvel'ın Netflix'den kendi platformu Disney+'a geçmesinden sonra Daredevil, iptal edilen diziler arasına girdi... Yani Daredevil'ın 3 sezondan sonrasını göremeyebilirsiniz, merak etmeyin hikâye "kesin devam edecek" diyerek bitirmiyor ancak siz de diğer herkes gibi üzüleceksiniz bu duruma. Fragman için buraya tıklayabilirsiniz.
Prison Break
Hayatımda izlediğim ilk yabancı dizi. Evet, buna internet kafede çalışan bir arkadaşımın önerisiyle başladım. On beş yaşlarındayken izlediğim bu dizi, ne kadar uzun olursa olsun, kaç günümü almış olursa olsun, yıllar sonra bile listemin en üst sıralarında yerini koruyor. Dizi, ağabeyinin işlemediği bir suçtan devlet tarafından idama mahkûm ettirilen Micheal Scofield, ağabeyinin suçu işlemediğine güvenerek, kendi tasarladığı hapishaneden ağabeyini kaçırmasını anlatıyor. Kesinlikle her bölümü birbirinden heyecanlı ve EĞER YUKARIDAKİLERDEN HİÇBİRİNİ beğenmezseniz bile bu tüm zamanların klasik, en iyilerinden biri olan diziyi mutlaka izlemelisiniz. Fragmanı buradan bulabilirsiniz. Ayrıca, uzunca bir aradan sonra geçtiğimiz yıllarda yeni bir sezon (veya ara bölümler) olarak yeniden dönen Prison Break, son sezonunda da muhteşem bir iş çıkarmış. Yani anlayacağınız o kadar eski ve tarihi geçmiş bir dizi değil...
Arcane
Love, Death & Robots'un üzerine yakın bir zamanda animasyon geleceğini düşünmüyordum fakat saygıdeğer Riot Games'in League of Legends oyununun evreninde geçen bir animasyon çıkartması ile bu algı tamamen değişti. Kesinlikle bu kategoride, bu kalitede izlediğim en iyi animasyon olduğunu söyleyebilirim. League of Legends oyuncusu olmasanız bile izleyebileceğiniz, maceranın içinde kendinizi kaybedeceğiniz bir seri. Çok geç olmadan buradan fragmanını izleyebilir veya bana güvenip fragmanı bile izlemeye gerek duymadan direkt olarak seriye başlayabilirsiniz. Kesinlikle pişman olmayacaksınız.
Love, Death & Robots
Bunun hakkında Daredevil kadar bilgi vermeyeceğim çünkü diziyi bitirmeniz neredeyse 6 saatinizi bile almıyor. Bölümleri 7-10-20 dakika arası değişen bu Netflix dizisinde, her bölüm, anladığım kadarıyla bir hikâyeye adanmış, farklı tarzlarda animasyonlarla tasarlanmış, hepsi de birbirinden mükemmel ve birbirinden farklı hikâyeleri anlatan bir dizi. Komik, heyecanlı ve her bölümünde farklı bir tarz tasarım ve animasyonlar göreceğiniz bu diziyi de izlemenizi kesinlikle tavsiye ediyorum. Bunun fragmanı ne olur bilemiyorum ancak Netflix'in yayınladığı şu fragmana bakabilirsiniz.
Élite
Popüler dizi La Casa de Papel'e ve bu diziye kadar İspanyolları dinini yaşayan, fakir bir ülke olarak tanıdığım gerçeğini bir kere daha yerle bir eden bu İspanyol dizisi, karakterleri, hikâyesi, ortamı ve her şeyiyle beni benden alıp, bitiren bir dizi oldu. Uzun zamandır hiçbir diziden böyle bir duygu almamıştım. Oyuncuların profesyonelliği (veya İspanyolca bilmemem) neden olmuş olabilir ancak duyguları çok güzel yedirdiğini belirtmeliyim. İçinde sanırım her İspanyol dizisinde olduğu gibi bu diziye de Müslüman karakter koymuşlar. Ancak bunda bir tane değil, 5 tane. Özellikle bu kısım oldukça ilgimi çekti çünkü nasıl tanıtacaklarını izlemek istedim. Gerçekten olduğu gibi (içine biraz daha günah katarak) anlatmayı başarmışlar. Son sezonu ve son bölümleri yıllardır hiçbir filmin/dizinin üzerimde bırakmadığı etkiyi bıraktı. Önceki sezonlarda da özellikle Müslüman karakterlerin yaşadığı sorunlar, bundan kurtulma çabası gibi "gerçek" durumlar oldukça duyguluydu ancak son sezonda özellikle bir duygu yüklemesi yapılmış, muhteşem bir sezon finali ortaya çıkmıştı. Üçüncü sezonda biraz sıkıp birkaç günlüğüne ara vermeme neden olsa da son bölümde ağlatmayı da başardı. Dizinin fragmanını buradan izleyebilirsiniz.
The Witcher
Herkesin, ama herkesin sevdiği oyun serisi olan The Witcher serisinin dizisi, insanların oyunu hakkında söyledikleri kadar güzel. Oyunlarını henüz oynama fırsatı bulamadığım için her ne kadar hikâyesine hâkim olmasam da benim gibi izleyerek pek bir şey kaybedeceğinizi düşünmüyorum. Eğer izleyecek, eski zaman ve gerçek dışı (büyü, ilginçli şeyler) barındıran bir dizi arıyorsanız, bu dizi tam size göre. Fragmanına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
The Boys
Amazon'un ses getiren ve adını "kan, şiddet, ahlaksızlığın dibi!" şeklinde duyuran bu diziyi izlemeye başladığımdaki masumiyetim ile bitirdiğim arasındaki masumiyetimi kıyaslayacak olursak daha önce bir dizide bu kadar şiddet, kan, gövde, kafa patlaması gibi şeyler görmediğimi belirtmek isterim. Dizinin sadece bir bölümü için uzun soluklu bir filmin tüm CGI ekibini tutmuşlar gibi, gerek olmadığı yerlerde bile kan gövdeyi götürüyor, vahşet ve dehşet içerisinde her şey havada uçuşuyor. Bunların yanı sıra karakterleri sevdiren, oldukça havaya sokan, heyecanlandıran, düşmana karşılık verildiğinde içinizin yağlarını eriten, klasiklerin yanı sıra süper kahramanların bile kötü olabileceğini gösteren bu dizinin fragmanını buradan izleyebilirsiniz.
Rise of Empires: Ottoman
Daha önce benzerini görmediğim ve izlemediğim bu dizide, (Fetih 1453 gibi) yerli yapımların anlatmadığı, değinmediği veya konuyu uzatamayacakları için atladığı birçok olayı anlatan bu dizide, sadece Osmanlı İmparatorluğu tarafı değil, o zamanın İstanbulunu elinde bulunduran Romalıların yaşadıklarını da anlatıyor. Toplamda 6 bölümden oluşan bu dizi, sadece tek taraflı bir tarih anlayışı değil, yabancı tarih adamları ve profesörlerin Türklerle bir araya gelerek ortak bir noktada birleşip hazırladığı ve anlattığı bu senaryoyu anlatıyor. Oyuncuların çoğu Türk olmasının yanı sıra, dizi, ana dil olarak İngilizce çekiliyor, üstüne tekrar aynı karakterler Türkçe dublajını yapıyor. Her biri ayrı güzel ve heyecanlı olan 6 bölümden oluşan bu dizi, gerek İngilizce anlatıcısının o muhteşem ses tonu, gerekse de senaryonun, anlatışın, işlenişin, karakterlerin, sahnelerin ve aklınıza gelebilecek her şeyin mükemmelliği ile insanı kendine bağlıyor. Osmanlı'yı ve bizim tarihimizi anlattığı için değil, olaylara, dışarıdan ve yenilgiye uğrayan taraftan profesörlerin ve tarih adamlarının da yorumlarını kattığı ve "en iyi yazılmış tarih" değerinde olan bu dizi, ilk sezonunda Osmanlı İmparatorluğu'nun genç Sultan'ı II. Mehmed'in dönemin Romalılarının elinde bulundurduğu Konstantinopolis'i 2 ay gibi uzun bir sürede nasıl ele geçirdiğini anlatıyor. Yerli yapımların, 2 ayda bitmeyen savaşı sanki Türkler elini kolunu sallayarak almış gibi anlatmasının yanı sıra bu dizi, Türklerin yaşadığı şanssızlıkları, yenilgileri, plana uygun gitmeyen kısımlara da yer verdiği için benim gözümde (neredeyse) tam puan almayı hak etti. Fragmanını izlemek isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
The Mandalorian
Bu dizi de aynı bir önceki dizi (The Witcher) gibi, geçmişine pek hakim olmasam bile sanırım izleyerek herhangi bir şey kaybetmediğim bir dizi. Star Wars evrenine dayandığı için izlemeye tereddüt etmiştim, çok büyük bir evren ve çok fazla filmi/hikâyesi var. Bunları teker teker izleyip kavrayacak zamanım olmadığı için çıktıktan bir süre sonra izleyebildim, SW serisine hakim olanlara sorduğumda bir şey kaybetmeyeceğimi söyledikleri için başladıydım. Dizi sanırım geri kalan filmlerin geleceğinde geçiyor. "Mandalorian" adı verilen özel eğitimli paralı askerlerin, neler yapabileceğini anlatıyor. Daha fazlasını anlatmayayım, oldukça iyi bir hikâye ve güzel bir dizi. Henüz tek bir sezonu var ve o da yeni final yaptı, yani yakalama korkusu çekmeyin, önce diğer dizilere de göz gezdirebilirsiniz. Not olarak eklemek gerekirse de, bu dizi, henüz ülkemizde yayınlarına başlamamış Disney+ platformunda yayınlanıyor. Bu yüzden ister istemez korsan kaynaklar kullanmanız gerekecek, eğer istemiyorsanız izlemeyebilirsiniz. Yine de izlemek istiyorsanız dizinin fragmanına da buradan ulaşabilirsiniz.
La Casa de Papel
Aslında diziyi ilk çıktığı zamandan beri takip ediyorum, ancak ülkedeki aşırı ve gereksiz popülaritesi dolayısıyla bu yazıya yeni ekliyorum. Kesinlikle izlenebilecek bir dizi olsa da izledikten sonra sosyal medyada "gelmiş geçmiş en güzel dizi" gibi paylaşımlar yapacaksanız veya diziyi Tokyo için izleyecekseniz hiç başlamayın. Uzatılmaya çalışan dizileri sevmediğim gibi, bu dizi içinde puanı buradan kırdım. Son iki sezon tam olayın en heyecanlı yerinde bırakıyor, bir sonraki sezonu bize aylarca beklettiriyorlardı. Yine de sezonlar içinde heyecan hiç eksik olmuyordu. Şimdiye kadar spoiler yemediyseniz, şimdi söyleyeyim, dizide merkez bankasını soyuyorlar, hem de bunu sokaktan buldukları üç beş çapulcuyla yapıyorlar. Hataları ve Tokyo'nun triplerini, gereksiz atarlarını çıkartınca geriye güzel bir dizi kalıyor. İkinci kısım fragmanını buradan izleyebilir, diziyi izlerken de Tokyo'ya kanser olabilirsiniz. İyi izlemeler.
Sex Education
Çevremde hiç yabancı dizi izlememiş insanların bile içerisinde "sex" olduğu için izlediği, her bölümünde gerçekten "sex" olan bu diziyi bu listeye koymamın sebebi içinde seks olması değil (mi acaba). Dizi, son zamanlarda izlediğim diziler arasında en eğlenceli, akıcı ve kaliteli senaryoya sahip evrenlerden birisi. Bölümler o kadar hızlı geçiyor ki, bölümleri aynı uzunlukta olan dizileri izlerken bu dizinin ne kadar akıcı olduğunu anlıyorsunuz. Fazla bilgi vermeye gerek yok, isterseniz Netflix üzerinden izleyebilir, fragmanına da buradan ulaşabilirsiniz. Adamım Eric, seviyoruz seni!
Locke & Key
Oldukça "ilginç" bir konuya sahip olduğunu düşünsem de, kitap uyarlaması olduğunu bilerek bunların çok daha önceden başkaları tarafından düşünüldüğünü biliyorum. Gerçekten ilgi çekici konusu olan bu dizi, anahtarlarla ve geçmişten sırlarla dolu bir eve, ironik bir şekilde evin yaşayan son varislerinden birisinin ailesinin yerleşmesini konu alıyor. Dizileri böyle görünce, kitabını da alıp, okuyup yorumlayası geliyor insanın, bu da onu yapacağım sayılı dizilerden birisi... Son bölüme kadar oldukça heyecanlı giderken Netflix'in yine son anda yüzüstü bırakmasının şoku ile bitirdiğim dizi, sonunda sinirlendirse bile benim tüm bir günümü alıp bu yazıyı sabahın 7'sinde yazdırmama neden oldu. Gayet güzel olduğunu, bazı abartılar veya aşırı hayal ürünü şeyler olsa da "ya ben görüyorum sen neden görmüyorsun??" gibi sıkıcı bir konuyu işlememiş olması buna çok büyük artı katıyor. Dizinin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Stranger Things
Evet, bu listedeki son iki yılda izlediğim sanırım ilk dizi... Eğer botun açık olduğu zamanlardan beri beni tanıyorsanız, uzun bir süre bu dizinin başrolündeki karakterlerden biri olan Eleven'ın resmini profil resmim olarak kullandığımı bilirsiniz. Dizi, kısacası bir deneğin laboratuvardan kaçarak, genç çocukların eline düşmesini anlatıyor. Buradan sonra çocukların başına gelen oldukça ilginç ve saran olayları gerçekten izlemeye değer. Ama çocukları koyduğun bir diziyi 4 sezon uzunluğunda tutarsan da maalesef çocukların Harry Potter'a dönüştüğünü görürsünüz. Son sezonu pek beğendiğim söylenemez, çünkü olan şeylerin tekrarı gibi bir durum olmuş fakat yine de kesinlikle izlemeye değecek bir dizi. Fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
See
Apple'ın çıkmadan önce ismini neredeyse ülkenin her yerinde, takip ettiğim her haber ve video kanallarında duyurduğu See dizisi, görme yetisini kaybetmiş insanların olduğu ütopik bir geleceği anlatıyor. Bu dönemlerde kimse göremediği için eskiden kalma teknolojiler artık bir işe yaramıyor ve tam anlamıyla tarihin başlangıcı yaşanıyor. Herkes mağara adamı gibi davranıyor, tek farklılıkları atalarından gelen bilgiler ve bu insanlardan bazılarının görebiliyor olması! Evet, klasik bir Amerikan klişesi olan "bizden farklıysa, lanetlidir" mantığı bu dizide de var. Görebilen insanları lanetli ve tehdit olarak gören gruplarda var. Bunlarla başa çıkmak isteyen baba ise bir kabile lideri... Kabilesinde bu görüşe sahip insanlar da var ancak durum kendi çocukları olunca işlerin farklı olacağını anlıyor. MÜKEMMEL dövüş sahneleri ve iyice düşünülmüş "kör olsak nasıl dövüşürdük, nasıl yapardık" kavramlarını yalayıp yutmuş senaryo yazarlarının elinden çıkan See'nin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Sherlock
Fazla anlatmaya gerek yok, aslında çok geç bitirdiğim bu dizi, hepimizin "şerlok usman aga" karakterinden bildiği "şerlok"un ta kendisi. Detektif olan Sherlock'un kafası hayal edebileceğinizden çok daha farklı ve gelişmiş bir şekilde çalıştığı için polislerin hatta ülkenin sahip olduğu en iyi detektiflerin bile çözemeyeceği davalarda çok işe yarıyor. Bölümleri ve sezon sayısı fazla, sezon içerisindeki bölümleri kısa olan bu muhteşem diziyi de kesinlikle izleyin. Fragmanı için burayı elleyebilirsiniz.
Loki
Kötü, veya kötü olduğunu düşündüğünüz bir karakterin serisini kim yapabilir? Tabii ki Marvel! Üstelik bunu öyle de güzel yapar ki, artık karakterin diğer filmlerde yaptığı kötülükleri unutur ve o karaktere sempati bağlarsınız. Evrende çok sık rastlanmasa da Loki, bunlardan biri. İzledikçe hoşunuza gidecek ve sezon sonunda bir sonraki sezonda ne olacağını asla tahmin edemeyeceğiniz bir dizi. Kendinizi "Loki izlemeye gerek yok" diye avutsanız bile emin olun dizinin içerisinde karakter hakkında birçok şey öğreneceksiniz. Kararınızı vermek için buradan fragmanı izleyebilirsiniz.
Lupin
Şimdiye kadar izlememenin getirdiği pişmanlık, fakat yeni sezonun çıkmış olması, Türkiye'de birinci sırada olması ve benim boş vaktime denk gelmesi üzerine bu pişmanlığın azalması ile izlemeye başladığım, kendimi alamadığım Fransız bir yapım. Sayesinde bir yandan Fransızca ve Türkçe'deki ortak kelimeleri bulduğum, bir kenara not ettiğim bu dizideki "Sherlock havası" da -her ne kadar Sherlock dizisi kadar iyi olmasa da- bana onun kadar heyecan yaşatıyor, ve bu dizi de neredeyse Sherlock kadar kaliteli bir hikayeye sahip bir Netflix dizisi. Sherlock'u sevdiyseniz bu diziyi sevmemeninizin, bunu sevdiyseniz de Sherlock'u sevmemeninizin ihtimali yok. Her iki seriyi de bir an önce izlemenizi tavsiye ediyorum, ilk adımı buradan fragmanı izleyerek yapabilirsiniz.
Snowpiercer
Konusu ilginç ve devamının gelmeyeceğini, devam etse nereye kadar edebileceğini düşünüp durduğunuz, bir o kadar da severek ve heyecanla izlediğiniz yine bir roman uyarlaması olan dizi. Her bölümde ayrı bir zevk veren, dövüş ve işlenişiyle kendine hayran bırakan, karakterleri sevdiren ve duyguyu yediren Netflix'in yapmış olduğu güzel dizilerden biri. Dizi 1001 vagon uzunluğunda bir trenin, kıyamet sonrası Dünya'nın durumundan sonra hayatta kalmaya çalışan binlerce insanın yanı sıra, trene kaçak binen "kuyruk" adı verilen kesimin haklarını aramasını konu alıyor. Güzel bir dizi. Fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
The Haunting of Bly Manor
Son zamanlarda izleyerek beni içine çeken, bir sonraki bölümü bir an önce izleme şehvetini bana tekrar yaşatan bu dizi, ilk sezonu The Haunting of Hill House ile beni her ne kadar fazla etkilememiş olsa da bu sezonu ile inanılmaz bir geri dönüş yaptıklarını düşünüyorum. Korku dizisi olmasına rağmen her bölümde "sıçratan sahneler" veya sürekli hakim bir karanlık tema işlenmemesi, yeri gelince güzel güneşli günlerin ve çimenlerde oynayan çocukların hikayelerinin anlatılması, bilindik korkutma yöntemleri ile değil, dram ile karışık bir şekilde işlenen gerilim/korku ile işlenerek ortaya inanılmaz bir sezon ortaya çıkması diziye her türlü açıdan bir anlam katmış. Hikayesi bir anlatıcının sesi ile işlenen, orta bölümlerde hikayenin tamamına hakim olduğunuz ve finalinde de "ters köşe" olduğunuz bir hikâye ile sizleri bekleyen bu diziyi izlemenizi tavsiye ederim. İsterseniz fragmanı buradan izleyebilirsiniz.
What If...?
Marvel'ın filmlerinde "şöyle değil de, böyle olsaydı ne olurdu" dediğiniz yerlerden en ilgi çekici olanları seri hâline getiren bu animasyon serisinde merak ettiğiniz birkaç "paralel evrende" neler olduğunu görebilecek ve başarılı yazılmış senaryosu ile sezonun sonlarına doğru kendinizi hikayeye kaptıracaksınız. Yemek yerken, boş vaktiniz varken izleyebileceğiniz bu seri her ne kadar çerezlik olsa da benim gibi bir o kadar da merak uyandırıcı olduğunu düşünüyorsanız buradan fragmanını inceleyebilir ve kendi kararınızı verebilirsiniz.
When They See Us
Diziyi izlerken (eğer açıklamasını öncesinde okumadıysanız) "acaba bu dizi gerçek hikayeden mi alıntı?" diye düşünüp durduğunuz, finalinde ise tam Netflix'inizi kapatmadan önce çıkan dizideki karakterlerin gerçek halleri, dizinin konusunun sonrasında hayatlarına nasıl devam ettiklerini okuyunca yaşadığınız aydınlanma sonrası izlediğiniz dizinin çok daha anlam kazanması hissini yaşatan bir dizi... Sadece 4 bölümden oluşan, dizinin geçtiği tarihte bile hükümetlerin ne derece kara yüzlerinin olabileceğini bizlere gösteren, suçsuz yere çocuk yaştaki 5 kişiyi, kanunlara uymadan, zorlayarak, işlemedikleri bir suçu kabul etmelerini sağlayıp yıllarca hapis tutan gerçek bir hikayeyi konu alıyor. Karakterlerin havası, konunun karamsarlığı ve "bu kadarı da olmaz artık" dedirten sahneleriyle dolu bu dizinin fragmanına buradan ulaşabailirsiniz.
Sense8
İlk bölümlerinde her karakterinden, her sahnesinden, izlediğim her saniyeden pişman eden, bırakmamak için kendimi zor tuttuğum dizi, her ne kadar olaya geç başlasa da başladıktan sonra beni benden alan bir hikâyeye sahip olduğunu gösterdi. Gerçekten bırakmak istememe ve kendimi zor tutmama rağmen ilk sezonu bitirme çabalarım sayesinde, son bölümlerde konunun başlaması üzerine dizi oldukça sarmaya başladı. Özellikle ikinci sezon ve karakterlerin birbirleriyle tanıştıktan sonraki dövüş sahneleri, birbirlerine yardım etmeleri gibi sahneleri daha önce hiçbir dizide olmadığı kadar "şehvetle" izledim. Görsel efektten kaçınmayan, ilk başta nefret ettirse de bir süre sonra 8 karakterin 8'ini de sevdiren bu dizinin fragmanını buradan bulabilirsiniz.
Chilling Adventures of Sabrina
Lucifer izleyip yeterince Tanrımıza şirk koşmadığınızı düşünüyorsanız, içinde Lucifer Morningstar'ın da olduğu (Lucifer'daki Lucifer değil tabii ki, yoksa Lucifer'daki Lucifer'ın İncil'de geçtiğini ve Lucifer Morningstar'ın gerçek olduğunu bilmiyor muydun?) gayet eğlenceli, evreni ile dikkat çeken, biraz uzun olsa bir diğer bölümünü çok da olmasa heyecanla beklettiren bu dizide, şeytan için çalışan cadılardan bir tanesi olan Sabrina'nın zevkli maceralarını izliyoruz. Şeytanla âşık atıp "bu ne genişlik" dedirtse bile artık biri Twitter'dan bizim dinimiz İslam hakkında kötü bir şey söylediğinde onlara karşı kullanabileceğimiz çok kötü bir Netflix dizisi var :) Dizi zevkle izletiyor, fragmanını buradan izleyip siz de kendiniz karar verebilirsiniz.
Altered Carbon
Uzun bir aradan sonra çıkan ikinci sezonuyla birlikte Netflix'de tekrar ses getiren, her ne kadar "aşırı" gelecek ve abartılmış teknoloji hikâyelerinden nefret etsem bile, dizinin ilk sezonunu bitirdikten ve ikinci sezondan birkaç bölüm izledikten sonra bu dizi hakkındaki fikrim değişti. İkinci sezonu ile beni yakalayan bu dizide, bahsettiğim gibi "aşırı" bir gelecek senaryosu izliyoruz, ancak işlenen konular oldukça iyi işlenmiş, her şey oturtulmuş ve neredeyse dizide hiçbir hata bulamıyorsunuz. Bunların yanı sıra listedeki birçok dizinin aksine bu dizide, yapımcılar animasyondan hiç kaçınmamış. Hatta bulabildikleri yere animasyon sıkıştırmışlar. Animasyon derken anime değil tabii ki de, kaliteli dövüş sahneleri, sahne tasarımları, patlamalar ve efektler, bunlar tam kıvamında ve güzel olmuş. İzleyin derim, fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
The Queen's Gambit
Serinin 10 bölümden daha kısa olması, her bölümünün de 1 saatin altında olması dolayısıyla "çerezlik" gördüğüm bu mini dizi, satranç oyununa ilgisi olan, veya olmayan ama Instagram gibi sosyal mecralarda adını çokça duyurmuş kişiler için güzel bir dizi olabilir. Satranca ilgisi olmayan biri olarak saygı duyduğum bu oyunu, bu dizide izlerken, oyuncuların neleri düşünmek zorunda olduğunu, rakiplerini elemek için yaptığı hamleler, kendilerine sürekli bir şey katmaları ve her zaman pratik yapmaları gerektiğini öğrendim. Oldukça zor ve pratik gerektiren bu oyun bu dizide başarılı bir şekilde işlenmiş ve ara bölümlerde "olmaması gereken" yerler var desem bile listenin altında bulunan dizilerden daha iyi bir hikâyesinin, anlatımının ve kalitesinin olduğunu düşünüyorum. İsterseniz dizinin çıkmış ve çıkacak olan tek sezonunun fragmanını buradan izleyebilirsiniz.
Aşk 101
Listedeki tek Türk dizisi, hatta Netflix'de "izleyebildiğim" tek Türk dizisi. Konusu her ne kadar bir klişe üzerine kurulu olsa da, konunun işlenişi, karakterler, müzik, karakterler ve karakterler muhteşem. Karakterler diyorum çünkü karakterler arasından sadece 3 tanesini tanıdığımı düşünüyorum. Netflix artık ülkemizde de tanınmamış isimleri tanıtmaya başladı anlaşılan. Oyunculukları inanılmaz, karakterleri yedirmeyi gerçekten iyi başarmış bu dizide, bazı "terbiyesiz" öğrenciler, okuldan atılmanın eşiğine gelip bir öğretmenleri sayesinde neredeyse kurtarıldıktan sonra öğrencilerin bir araya gelip bu neredeyse kavramını tamamen'e çevirmesini izliyoruz. Karakterleri, müzikleri, oyunculukları, senaryoyu, mekânları ve her şeyi beğendim. Bazı yerlerde duyguyu hafif de olsa yedirememeleri ve üstteki dizilerle boy ölçüşebileceğini düşünmediğim için bu puanı veriyorum. Umarım diğer sezonlarda bozmaz, bu başarısını devam ettirir. Dizinin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
The Order
Son zamanlarda sürekli izleyip durduğum ayin, satanizm ve kara büyüyle ilgili bu diziler yüzünden umarım başıma herhangi bir iş gelmez... Üstelik hepsini de beğeniyorum. Bu dizi de dahil. Üstelik oldukça güzel ve gerçekten iyi işlenmiş bir dizi olduğunu söylemem gerekiyor. Bir okulda yürütülen gizli bir satanist organizasyonunu konu alan bu dizi hem gizli örgütün anlamına, hem de kurtadam terimine yepyeni bir anlam katıyor. İzlenebilecek güzel ve sürükleyici bir dizi olan The Order'ın fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
BoJack Horseman
Karakterleri, havası, hikâyesi, yönetmeni, seslendirmesi, oyunculuğu, inandırıcılığı, bir sonraki bölüm merakı, kısacası ne ararsanız bu dizi onu size dört dörtlük bir şekilde veriyor. Özellikle karakterler, hava ve oyunculuk konusunda daha önce izlediğim hiçbir (yetişkin) animasyonda görmediğim derecede kaliteli işlenmiş, olayları birbirine bağlamayı çok iyi becermiş, sezonlar boyunca sürükleyici bir hikâye geliştirmiş, sürekli değişen ortamlar ve yeni karakterlerle hikâyeyi güçlendirmiş ve diziye renk katılmış. Dizinin 6 sezonu boyunca bir bölümünde bile geçmediğim yaklaşık 1 dakikalık jenerik videosu, tam yerinde girişiyle, olaylara göre değişen arka plan ve karakterleriyle beni kendine bağımlı eden bu jeneriğin ilk sezondaki hâlini buradan izleyebilirsiniz. Daha fazla söylemek isterim ancak daha nasıl anlatacağımı bilmiyorum... İzleyin, sarıyor, fragmanını da buradan bulabilirsiniz.
Rick and Morty
"Yetişkin animasyonu" kategorisine giren, tüm zamanların klasiği, meşgulüm, uzun soluklu bir diziye başlayamam diyenler için tadımlık, eğlenceli, inanılmaz bir evrene sahip güzel bir seri. Bu dizi, başroldeki bilim manyağı Rick dayı ile küçük yeğen Morty'nin bildiğiniz tüm zaman, varlık, uga buga kavramlarını yok edecek bir yapıya sahip. Bu dizideki cinsel şakalar, kara mizah gibi şeyleri görünce animasyonları hâlâ sadece çocuklar için sanıyorsanız yanıldığınızı anlayacaksınız. Dizinin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Lost in Space
Kesinlikle izlediğim ve gördüğüm en iyi görsel efektlere ve temaya sahip dizi. Hikayesi de oldukça kaliteli, ancak son sezon Stranger Things'de olduğu gibi "acaba her şey kendini tekrar etmeye mi başlayacak" ve ilk sezon beni kanser eden kötü karakter kavramı hep aynı mı kalacak korkusu yok değil... Yine de yeni bir sezon çıkana kadar şu anda var olan 2 güzel sezonu izleyebilirsiniz. Dizinin konusu, falan filan sonrasında Dünya'nın artık yaşanılamaz bir yer hâline gelmesi, insanların "yeterli" olduğunu kanıtladıktan sonra uzayda hepimizin istediği koloni şeklinde bir uzay merkeziyle yaşanılabilir başka bir gezegene göçünü anlatıyor. Tabii, kötü robotlar olmazsa olmaz, başrol karakterlerimiz ne olduğu belirsiz bir gezegene düşüyor ve hayatta kalmaya çalışıyor. Dizinin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
The Haunting of Hill House
Aslında hiç sevmediğim bir unsur olan x bölümden sonra heyecanlanan dizi durumunda olan bu dizi, ne olursa olsun sonuna kadar izlediğiniz de sizi de etkileyecektir. Bu listedeki tek "korku" kategorili dizi olan bu dizi, korkunun yanı sıra, gizemde olduğu için falan filan izleyin işte güzel bir dizi. Fragman burada.
You
"Sen"... Başrolde saplantılı bir âşık, size bir sevginin neler yaptırabileceğini gösterme konusunda ısrarcı. İzlerken "acaba ben olsam da böyle mi yapardım" dedirten bu aşk dizisi, kitapçı bir arkadaşımızın gece gündüz güzel kızlarla alemlere akmasından ziyade bir de 2 sezon boyunca 3 farklı kıza âşık olmasını ele alıyor. Ama bu sırada yaşanan hiç beklemeyeceğiniz olaylar diziyi gerçekten ilgi çekici ve güzel kılıyor. Fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Lucifer
Kâfirlerin inancına göre şeytanın bir ismi (iblis)... Diziyi izlerken tam anlamıyla şeytana hak veriyor gibi oluyorsunuz. Hatta o kadar iyi işlendiğini söyleyebilirim ki, diziyi izledikten sonra kesinlikle şeytana karşı düşüncelerinizin değişeceğine eminim, her ne kadar uzun ve maalesef beşinci sezonunu Netflix'in üstlendiği bu dizi bitirene kadar sizi çok fazla yerde sıkabilir ve artık bırakmayı isteyebilirsiniz. Ancak güzel bir başrol kahramanı, gelişen olaylar ve azalan suç sahneleriyle dolu beşinci sezonu izlemeden bırakmayın. Fragmana buradan ulaşabilirsiniz.
The Umbrella Academy
Bu dizi, çıkış yaparken oldukça iddialı bir çıkış yapmasına rağmen bence tam potansiyeline ulaşamamış bir dizi. Gerçekten güzel bir bilim kurgu ve süper kahraman dizisi olan bu dizi, zaman kavramı hakkında sanki herkesin beyni yeterince karışık değilmiş gibi farklı bir zaman kavramıyla bizleri karşılıyor. Oldukça ilginç bir evreni olan ve artık yeni sezon yayınlarlarsa daha fazlasını görmek isteyebileceğim gayet güzel bir dizi. İsterseniz dizinin fragmanına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. Evet, bunlar ilk sezon için olan yorumlarımdı. İkinci sezonu kesinlikle beğenmediğimi ve yapılabilecek en saçma kurgu ile ortaya çıktıklarını düşünüyor ve güzel bir dizinin potansiyelini kırdıkları için kendilerini kınıyorum. Yeni sezon güzel sonlanmış olsa da, sezon boyunca takip eden saçmalıklar ve detaylar diziyi gerçekten çekilemez bir dereceye soktu. Gerçekten sinir bozucu...
Böylelikle listenin sonuna gelmeyi başarabildik, unutmayın; her yeni dizi bitirdiğimde; bu yazıyı güncelleyeceğim. Şimdilik bu kadar dizi size uzun bir süre yetecektir 😅 İyi seyirler!